Seminerde konuşan Asayiş Büro Amirliği’nde görevli Komiser Ayşe Meltem Solmaz, Polis, Jandarma, Cumhuriyet Savcısı veya herhangi bir kamu personelinin hiçbir şekilde vatandaştan para talep edemeyeceğini söyledi.
İç İşleri Bakanlığı talimatı ile Türkiye genelinde ‘İletişim yoluyla Dolandırıcılık’ olaylarının önüne geçilebilmesi için bir proje başlatıldı. Proje ile İletişim yoluyla dolandırıcılık olaylarının önüne geçilebilmesi ve vatandaşların mağdur olmaması amacıyla toplumsal dinamiklerin harekete geçirilmesi ve farkındalığın oluşması sağlanacak. Bu kapsamda dün Gebze İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde bulunan konferans salonunda bölgedeki muhtarlar ve yerel basın mensuplarına ‘İletişim yoluyla Dolandırıcılık’ ile ilgili bilgilendirme semineri verildi. Gebze İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği’nde görevli Komiser Ayşe Meltem Solmaz ve polis memuru Yekta Caymaz tarafından verilen seminerde katılımcılara gerçek dolandırıcılık olaylarından video gösterimi yapıldı.
İYİ NİYETLERİ KULLANIYORLAR
Seminerde konuklara dolandırıcılık ile ilgili detaylı bilgiler veren Komiser Ayşe Meltem Solmaz, Dolandırıcılık suçunun en genel anlamıyla, bir kişiyi çeşitli hilelerle aldatarak, kendisine ya da başkasına menfaat sağlamak amacıyla yapılan kasıtlı eylem olduğunu belirterek şunları söyledi: “ Dolandırıcılık suçu, türlerine göre farklılık göstermektedir. Ülkemiz genelinde en yaygın olarak karşılaşılan dolandırıcılık yöntemi “Kontör ve Para Dolandırıcılığı” şeklinde gerçekleştirilen ve telefon yoluyla yapılan dolandırıcılıktır. Telefon yoluyla dolandırıcılık olaylarında şüpheliler, gelişen teknolojik imkânları kullanarak, mağdurları telefon ile arayarak kendilerini polis, asker veya savcı olarak tanıtmaktadırlar. Bu kişiler bir takım gerçek dışı vaatler ile kurgu olaylar inşa edip, vatandaşlarımızın iyi niyetleri ve yardımseverlik duygularını istismar ederek dolandırmaktadırlar.
KORKU VE PANİK OLUŞTURARAK DOLANDIRIYORLAR’
Kendilerini polis, asker, savcı gibi sahte unvanlarla tanıtan dolandırıcılar, telefonla aradıkları şahıslara Terör örgütü veya bir suç şebekesi tarafından banka hesabının boşaltılacağı, Terör örgütü veya suç şebekesi tarafından telefon hattının kullanıldığı, Bir olayda suçlu olarak isminin geçtiği, Hesaplarındaki paraların çekilerek devlet güvencesi altına alınacağı, Şüphelilerin tespiti ve yakalanması amacıyla soruşturma başlatıldığı, gizli operasyon yürütüldüğü, deşifre edilmesi durumunda gözaltına alınacağı, İkamette bulunan altın ve ziynet eşyalarının hırsızlık olayında ele geçen eşyalar arasında olduğundan bahisle bir poşet veya çanta içerisine konularak belirtilen yere bırakılması gerektiği,banka hesabının terör örgütü tarafından kullanıldığı öğrenildiğinden, banka hesabındaki paranın güvence altına alınması için verilecek hesap numarasına paranın aktarılması gerektiği, Operasyon bitimi parayı iade edecekleri, gibi senaryolarla tehdit, korku ve panik hali oluşturarak vatandaşlarımızı dolandırmaktadırlar.
‘PARALARI ÇÖP KUTULARI PARK BIRAKMANIZ İSTENİR’
Bunların yanı sıra dolandırıcı şahıslar kullandıkları çeşitli bilgisayar programları sayesinde vatandaşlarımızın telefon ekranında 155 Polis imdat tarafından aranıyor gibi gözükecek şekilde arama yaparak güvenlerini kazanmaktadırlar. Hatta polis ekiplerini, sahte ihbarlarla aradıkları vatandaşın ikamet bölgesine yönlendirip senaryolarının inandırıcılığını sağlamaktadırlar. Daha sonraki aşamalarda ise verdikleri hesap numaralarına paranızı havale etmenizi ya da para ve altınlarınızı çöp kutuları, park veya sokaklara bırakmanızı istemektedirler. Bu yöntemler dışında, vatandaşlarımızın telefon numaralarına “hediye kazandınız” ya da “çekiliş kazandınız” gibi SMS’ ler atarak, vergi veya kargo ücreti adı altında para talep etmektedirler. Ayrıca dolandırıcılar telefonla sizi arayarak sağlık veya hayat sigortanızın yenilenmesi için para yatırmanızı isteyerek de dolandırabilmektedirler.
