Milli Savunma Bakanı Fikri Işık,2007 referandumuyla başlayan sürecin tamamlanması gerektiğine işaret ederek, "Halk kendisini yönetecek, ülkeyi 5 yıllığına yönetecek kişiyi sandıkta doğrudan seçsin" dedi.
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, AK Parti Kocaeli İl Başkanlığınca Gebze ilçesinde bir otelde düzenlenen "Yeni Türkiye Sivil Toplum İstişare Buluşması" isimli programda konuştu.
Türkiye'nin AK Parti iktidarında ne kadar büyük bir ilerleme kaydettiğini yurt dışına çıktıklarında gördüklerini dile getiren Işık, 2002'de IMF borç vermediğinde ekonomisi krize giren ülkenin bugün kendi ayakları üzerinde sapasağlam duran, global krizlere karşı direnç kazanmış bir ekonomi haline geldiğini aktardı.
Işık, demokrasiden eğitime, sağlıktan ulaşıma pek çok alanda Türkiye'nin artık süper lige doğru yaklaştığını belirterek şöyle devam etti:
"Türkiye bu ilerlemeleri kaydettikçe karşılaştığı direnç de artıyor. Türkiye hangi başarıyı elde ederse o başarıdan sonra Türkiye'nin önüne daha büyük engeller konuluyor. Allah'a hamdolsun biz engellerden korkan insanlar değiliz, bizim iktidarımız engellerden korkan bir iktidar değil aksine sorunların üzerine kararlılıkla giden, sorunların çözümü için de kararlılıkla mücadele eden bir iktidarız."
"TÜRKİYE'NİN ÖNÜ TAMAMEN AÇILACAK"
Işık, 2007 referandumuyla başlayan sürecin tamamlanması gerektiğine işaret ederek şunları kaydetti:
"Yani artık ister adına 'Cumhurbaşkanı' deyin, ister 'Başkan' deyin ister başka bir isim kullanın, halk kendisini yönetecek, ülkeyi 5 yıllığına yönetecek kişiyi sandıkta doğrudan seçsin. Şimdi bu noktada Milliyetçi Hareket Partisi ile AK Parti belli bir uzlaşmaya vardı. Önümüzdeki hafta inşallah meclise gelecek. Bu teklif mecliste önce Anayasa Komisyonunda, ondan sonra genel kurulda müzakere edildikten sonra ben inanıyorum ki yine halkın tercihine sunulacak. Halka rağmen hiçbir şey olmaz. Milli irade, halkın verdiği karardır. Bu referandumda da inşallah gittiğinde halkımız en doğru kararı verecek ve Türkiye artık sürdürülemez hale gelen bu probleminden de kurtulmuş olacak. Ondan sonrasında inanıyorum ki Türkiye'nin önü tamamen açılacak. Artık Türkiye'de istikrarsızlık hedefleyenler, parlamenter sistemin açıklarından yararlanarak bunu hayata geçirme imkanından mahrum kalacak. Onlar adına üzgünüz ama ülke adına sevinçliyiz. Niye? Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada hele hele şu yaşadığımız coğrafyada ve konjonktürde çok daha etkili, hızlı karar alan bir yönetim modeline ekmek kadar su kadar ihtiyacı var. İnşallah bu da hayata geçmiş olacak."