Sevmeden sevilmiyor mu?
Kübra Karahan

Sevmeden sevilmiyor mu?

Sevgili okuyucularım bugünde sizlere tekrardan bir köşe yazımla sesleniyorum. Umarım her zaman hatalarımızın farkında olup bu hataları tekrarlamamak için elimizden gelenin fazlasını yaparız.

Çünkü Elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan başarısız değildir.

Hayat her zaman bizlere istediğimiz gibi olmayabiliyor ve ne yazık ki istediğimiz şeyleri sunmayabiliyor.

Bazen hiç hak etmeyen birinin onca güzel şeylere sahip olduğunu görünce hepimiz olmasa da kimimiz neden biz? diyerek kızabiliyoruz. Biz onca acı çekmeye rağmen asıl güzelliği hak eden ben olmama rağmen neden benim hak ettiğim dünyada o yaşıyor. Diyebiliriz.

Ama asıl önemli olan şuymuş, bunu öğrendim ben. Her ne olursa olsun yıkılmadan, başına her ne gelirse gelsin pes etmeden mücadele etmekmiş. Güçsüz olduğunu, çaresiz kaldığını ve yalnız hissettiğin anda bile çözüm üretmekmiş. Kendi hayatında çoğu zaman en yakınından bile sana zarar geleceğini, seni üzeceğini unutmamakmış, bazen hiç yapmaz, gitmez o bana kıyamaz dediklerimiz bizi hiç düşünmeden uçurumun kenarından boşluğa bırakabiliyormuş. Tüm bunlara rağmen yani her ne olursa olsun hayatın inadına hayata bile bile kafa tutmak gerekiyormuş. Hayatta kalmak için bunu yapmaya mecburmuşuz. 

En güzel şeylere sahip olmak için çaba gerekir. Büyük küçük inanın hiç fark etmez önünde sonunda bir uğraşı olmalı. Kaybetmekten delice korktuğumuz değerlerden vazgeçmemenin ne demek olduğunu bilmeli ve ona sahip olduğumuz için belki de her gün şükretmeliyiz.

Hayat bazen bizlerin küçük veyahut büyük olduğuyla hiç ilgilenmiyor. Küçücük bir bedene onlarca yükler bindirebiliyor. Gözyaşı döksün ya da dökmesin, üzülsün ya da üzülmesin, başarsın ya da başarmasın, tek başına çaresiz kalsın ya da kalmasın buna da bakmıyor. Hayat bize acımıyor. O sadece her zorluklara rağmen bana dayanabiliyor mu buna bakıyor belki de.

Bunun sebebi de biz miyiz yoksa?

Her geçen gün biraz daha zorlaşıyor sanki hayat. Yoksa hayatı zorlaştıran biz insanlar mıyız?

Bizim yaptıklarımız mı, bizim hatalarımız mı?

Yoksa bu dünyada acı çeken küçük çocukları, masum insanların acı çekmelerine neden olan  biz insanlar mıyız?

Bizim hatalarımız yüzünden mi hayat her gün daha da acımasızlaşıyor?

Bizim hatalarımız yüzünden mi insanlar ölüyor?

Bizim yüzümüzden mi küçücük çocuklar ölüm kalım savaşı veriyor?

Hayatı bu kadar acımasız yapan bizler miyiz?

Küçük bir çocuğun hak ettiği hayatı ona sunamamak bizim hatalarımız yüzünden mi?

Dünyanın her geçen gün cehenneme dönmesinin nedenleri biz insanoğlu mu?

Ne kadar çok BİZ farkında mısınız?

Galiba hayatı zorlaştıran, içinden çıkılmadık hale sokan, acımasızlaştıran ne yazık ki biz insanoğlu…

Hayat çok zormuş nedeni de bizleriz belki. Ona kafa tutarak hayatta kalmaya çalışmak daha da zormuş. Eğer tek başınaysan hayat daha zormuş. Bizler elimizde olan şeylerin değerini ne yazık ki kaybetmeden anlayamıyoruz. Kazanmak için illa kaybetmemiz mi gerek?

Bir kere olsun gözyaşı dökmeden mutlu olunmuyor mu?

Sevmeden sevilmiyor mu?

Ve en kötüsü artık dünya da karşılıksız bir şey yapılmıyor mu?

Bu kadar alçalttık mı kendimizi, bu kadar dibe vurup acılarımızla yüzleşemeyip bir korkak gibi acılarımızın onların arkasına gizlenerek onlardan kaçamamak mı?

Her defasında ben ben ben diyerek egomuzu yükseltip kendimizi tatmin mi ediyoruz?

 

Ne yazık ki yaptığımız hatalar, dolu dolu yaşadığımız bir hayat için ödediğimiz büyük-küçük bedeldir…

Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
 minikler, kitap günlerinde çok mutlu
minikler, kitap günlerinde çok mutlu
Son tarih 31 Aralık'tı...
Son tarih 31 Aralık'tı...

istanbul escort antalya escort travesti ankara escort ankara escort porno ankara escort bayan